29.03.2024 01:20:56
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
Yasin ŞEN
5 Mayıs 2021 Çarşamba

DÖRTDİVAN'DAN RAMAZAN MANİLERİ

DÖRTDİVAN’DAN RAMAZAN MANİLERİ
Bilindiği gibi maniler Anonim Halk Edebiyatı içerisinde değerlendirilen şiir formlarıdır. Bunların, Türk Edebiyatı tarihi içerisinde çok işlevsel bir nazım şekli olduğu görülür. Yeri ve zamanı geldiğinde, içinde bulunulan duruma uygun olarak maniler söylenir. Birbirini seven gençler karşılıklı maniler söyleyerek sevgilerini dile getirir. Ramazan ayında sahur vaktinde insanları uyandırmak için Ramazan davulcuları maniler söyler.
Kültürümüzde manilerin en etkili olduğu zamanlardan birisi Ramazan ayıdır. Ramazan ayında söylenen maniler Türk kültürünün bu husustaki zengin birikimine de işaret etmektedir. Bu hususta yazıları ve bir kitabı da bulunan rahmetli Âmil Çelebioğlu hocamız şunları söylüyor: “Kültür ve edebiyatımızda ramazan denilince ilk önce ramazan manileri, daha sonra ramazan ilâhîleri ve Dîvan şiirindeki Ramazaniyeler akla gelir. Bunlardan bilhassa ramazan manileri, aynı zamanda dünki sosyal hayatımızı yansıtan bir ayna, hatta bugün için yer yer belge hususiyeti taşıyan zengin bir kaynak durumundadır denebilir. Ramazanın başlangıcından sonuna kadar iftarda, sahurda okunan daha doğrusu iftar bilhassa sahur vaktini haber vermek, uyuyanları uyandırmak için okunan manilerin konusu, zengin olduğu kadar bir hayli de değişiktir.” (Amil Çelebioğlu, “Kültür ve Edebiyatımızda Ramazan Manileri”, Eski Türk Edebiyatı Araştırmaları, İstanbul 1998, s. 743-748).
Amil Çelebioğlu, yazısının devamında daha sonra Ramazan manilerinden örnekler vererek konunun Türk Edebiyatı içindeki zenginliğini ele alıyor.
Bu yazıdan seçtiğimiz birkaç mani örneği şöyledir:
Geldi mâh-ı ramazanım
Şâd olup sevindi canım
Ramazan-ı şerîfiniz
Mübarek olsun sultanım

Bu gece ay gördüler
Yüzlerin yere sürdüler
Donandı kandiller ile
Camiler ziynet buldular

Akşam ezanı dinlemek
Sahur vakti yemek yemek
Ramazana mahsus şeydir
Gece davulcu söylemek
(Amil Çelebioğlu, a. g. m., s. 743.)
Burada yazılarından istifade ederek konuyu biraz daha zenginleştirmeye çalıştığımız Âmil Çelebioğlu hocanın Ramazannâme isimli bir de çalışması vardır. Yazma bir eserde yer alan Ramazan manilerini ihtiva eden bu çalışma, Ramazan manileri üzerine bilebildiğim kadarıyla en hacimli ve önemli çalışma durumundadır. [Bkz.: Amil Çelebioğlu, Ramazannâme, Tercüman 1001 Temel Eser Yayınları, İstanbul (Tarihsiz)].
Bu türden manilerle ilgili bir husus da yöreye göre az çok fark eden söyleyiş ve muhteva özellikleriyle karşımıza çıkan Ramazan manileridir. Biz bu yazımızda Dörtdivan’da derlediğimiz Ramazan manilerine yer vermek istiyoruz. Bu manilerin hem Dörtdivan kültürüne hem de bu konudaki literatüre bir katkıda bulunacağını zannediyoruz. Söz konusu manilerden seçtiklerimiz şöyledir:
Besmeleyle çıktım yola
Selam verdim sağa sola
İki gözüm benim ağam
Ramazan-ı şerif hayrola

İşte geldim büklüm büklüm
Sırtımdaki davul yüküm
İşte geldim hânenize
Selam verdim hepinize

Davulumun ipi koptu
Ayağımı yılan soktu
İki gözüm benim ağam
Gözlemen burnumda koktu

Çarşı uzun baştanbaşa
Keklik seker taştan taşa
İki gözüm benim ağam
Sen hânende binler yaşa

Eski cami direk ister
Söylemeye yürek ister
Benim karnım tok ama
Arkadaşım börek ister

Karşımıza fener geldi
Aklıma neler geldi
Börek bekledim ama
Sofraya döner geldi

Göz aydın hepimize
Mübarek günler bize
On bir ayın sultanı
Hoş geldin evimize

İncirim var ezilecek
Tülbentlerden süzülecek
Çok bekledim benim ağam
Mahallem var gezilecek

Dostlar için çıktık yola
Bolu’da verdik bir mola
İki gözüm arkadaşım
Ramazan-ı şerif hayrola

Yasin ŞEN
Dörtdivan ÇPAL
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni





Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı