26.04.2024 22:42:46
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
Hatice ALPARSLAN
18 Ocak 2015 Pazar

HÜZÜN

Ellerim cebimde, adımlarken yavaş yavaş kaldırımları, dalgın gözlerim sadece kendi adımlarımı takip ediyordu. Onca kalabalığa gürültüye rağmen, hiç kimseyi görmüyor ve hiç kimseyi duymuyordum. Düşüncelerim kuş olmuş daldan dala atlıyordu. Ani çıkan bir rüzgarla irkilip, kafamı kaldırmak zorunda kalıyorum. Sonbahar rüzgarı, ağaçların yapraklarını sağa sola savurmaya başlamıştı. Savrulan yapraklar, toz toprakla birlikte üstüme doğru geliyorlardı.

Bir ara gözlerim, sağlı sollu yüksek binaların arasında, tek başına sıkışıp kalmış eski küçük bir binaya takıldı. Rüzgar, önüne kattığı kuru yaprakları yüksek binalara çıkaramadığı için, bu küçücük binanın yüzüne yüzüne çarpıyordu. Önünden yüzlerce kez geçtiğim bu küçük bina, bana bu denli hüzünlü bakmamıştı. Ya da bakmıştı da ben fark etmemiştim.

/

Yeni, yüksek, modern binaların yanında bu bina eski, küçük, bakımsız ve hatta fazlalık gibi duruyordu. Nasıl olsa yıkılacak diye ya da mirasçılar anlaşamadığı için bakımsız kalmıştı sanırım. Bir an önce yıkılıp, yerine daha büyük, daha güzel bir bina yapılsaydı değeri kat kat artardı elbette. Mirasçılar da daha büyük paralara kavuşurlardı.

Önünden gelip geçenlerin bile, bugün yarın bu binayı da yıkarlar ya da yıkılsın artık böyle binalar, kötü görüntü veriyorlar, demelerine rağmen, bu bina ben henüz ölmedim dercesine mücadele veriyordu.

Binanın karşısına geçip, yine onun gibi yıllara meydan okuyan bir ağaca yaslanıyorum. Sadece binaların mı, ağaçlarında yaşam alanları kısıtlı. Her kaldırım çalışmasında diplerini daha çok betonla doldurarak onları da beton içine hapsediyorlar.

Akranlarını kaybetmiş, yalnız, kendini artık buraya ait hissetmeyen, yıkılmayla ayakta kalmanın kararsızlığında, sıkışmış kalmış bir hali vardı. İyi kötü ne varsa tüm yaşanmışlıkları toplamış, bodrumuna kilitlemişti sanki. Küçük pencerelerinden, küçük balkonlarından el sallayan yaşam yoktu artık. Eski görkem, neşe, coşku yada acı, keder gitmiş, tek bir duygu kalmıştı üstünde, o da hüzündü.

Hüznü kuşanmış bu binayı geride bırakarak yoluma devam ediyorum. Bina geride kalmıştı ama hüzün, dalgın bakışlarıma ve yavaş adımlarıma takılarak peşimden gelmişti. Oldum olası hüznü severim. Sanırım bu yüzdendi peşime takılıp gelmesi.


Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı