28.03.2024 16:36:17
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
İrfan BAYAR
4 Aralık 2013 Çarşamba

TÖRE?NİN BİTİRDİĞİ HAYAT

Ankara’da soğuk bir sonbahar günü…
Polis Karakolunda bir yandan demlenen çaylar içilirken, bir yandan da intikal eden olaylarla ilgili olarak evrak hazırlığı devam etmektedir. Bu rutin iş günü, gelen bir telefon ihbarı ile kabuk değiştirecek ve yerini koşuşturmaya bırakacaktır. İhbar, 35 yaşlarındaki bir bayan cesedini içermektedir.
Polis olay yerine intikal eder. Çevre güvenliği ilgili ekiplerce alınır. Çevreden yapılan ilk araştırmada, öldürülen kadının isminin Gül olduğu, kuma olarak gittiği koca evinden bir süre sonra ayrılarak Ankara’ya geldiği ve yalnız yaşadığı öğrenilir. Ceset, evin oturma odasında yerdedir ve kafasına ateş edilerek öldürülmüştür. Olay Yeri İnceleme ekiplerinin odada yaptıkları incelemelerde, iki adet kovan ve bir adet mermi çekirdeği bulunur. Bir adet mermi çekirdeğinin de (Kafatasında iki adet giriş ve/fakat bir tek çıkış deliği olmasının tesbiti bağlamında) halen kafatasında olduğu belirlenir.
İnceleme evin diğer bölümlerinde ve odada yoğunlaştırılır. Dış kapıda herhangi bir zorlamanın olmaması ve bunun yanısıra ceset üzerinde darp veya boğuşma izinin de bulunmaması, polisin çalışmalarını arkadaş ve akraba çevresine yöneltmiştir. Odada bulunan bardaktan elde edilen parmak izleri de öldürülen Gül’e ait çıkmıştır. Kül tablasındaki iki adet sigara izmariti, biyolojik incelemeye alınması açısından Kriminal laboratuara gönderilir.
Polis soruşturma boyutunu doğal olarak apartman ve çevre sakinlerini de içine alacak şekilde genişletir. Bir apartman sakini, iki el silah sesi duyduğunu ve duyduğu bu ses üzerine camdan dışarıya baktığında, bir şahsın apartmandan çıktığını ve uzaklaştığını gördüğünü söyler. Ancak şahsın hızla uzaklaşması ve arkasından görmesi nedeniyle herhangi bir eşgal belirlemesi yapamadığını da ifadesine ekler. Söz konusu bu şahsın cinayetle ilişkisi olabileceği gibi, masum bir kişi olma ihtimali de vardır.İş yine soruşturmacı polise düşmüştür.
/BİLİMSEL VERİLERİN AÇTIĞI YOL
Bu arada, Kriminal laboratuara gönderilen iki adet sigara izmaritinin Biyologlar tarafından yapılan DNA incelemeleri sonucu, iki izmaritin de AYNI ERKEK şahısın içtiği sigaralara ait olduğu belirlenir. Bu durum, polisin çalışmalarını kısmen de olsa yönlendirir. Hedef o eve giren ve bu sigaraları içen şahıstır artık…
Polis elde ettiği bilgiler paralelinde, yakın çevresinin ve tüm akrabalarının ifadesine başvurur. Hepsi şüphelidir ve potansiyel katil olma ihtimalleri vardır. Sırayla biyolojik numuneler alınarak Laboratuara gönderilir. Uzman biyologlar, kendilerine ulaşan değişik kişilere ait biyolojik örneklerle, Gül’ün öldürüldüğü odada bulunan iki sigara izmaritini genetik açıdan tek tek incelemeye alırlar. Soruşturmacı Polis, her gönderdiği örnek akabinde Laboratuardan gelecek haberi merakla beklemeye başlar ama, ifadesine başvurulan ve DNA örnekleri alınan kişilerden hiçbirisi, cinayetin işlendiği odada sigaraları içen şahıs çıkmayacaktır.
Alınan bu sonuçlar, polisin soruşturma dahilinde ifadesine başvurmadığı ve/veya gözden kaçırdığı bir kişinin olup olmadığını belirlemek için, filmin tekrar başa sarılmasını gerektirmiştir. Bu aşamada, Gül’ün kuma olarak gittiği ve bir süre sonra ayrıldığı kişinin kimliğine de ulaşılmıştır. Şehmuz, doğu illerimizden birinde doğmuş ancak, yaşantısını İstanbul’da sürdürmektedir. İş güç sahibi olan Şehmuz, Gül’ün kuma olarak kendisine geldiğini ancak, bir süre sonra evdeki diğer eşiyle anlaşmadığı için ayrıldığını ifade eder. Yapılan DNA incelemeleri Şehmuz’u masum çıkarmıştır. Polis, bu kez gerek İstanbul’da ve gerekse Ankara’da Şehmuz’un ve Gül’ün tüm yakınları ile ilgili Nüfus Bilgilerini masaya yatırır. Bu detay inceleme esnasında, Şehmuz’un çevresindeki bir yakını aracılığı ile, Zülküf isminde bir kişinin varlığı öğrenilir. Ancak bu Zülküf’ün hiçbir yerde kayıdı yoktur. Nüfus Memurluğundan alınan bilgilerde de durum aynıdır. Ortada ilginç bir durum vardır. Kimdir bu Zülküf ? Araştırma ve soruşturmalar, polisi, yıllar önce hastalanarak ölen ve ölümünden sonra nüfus cüzdanı ailesi tarafından yeni doğan Zülküf’e verilen Remzi isimli bir şahsın bilgisine ulaştırır. Remzi ölmüştür ancak, Zülküf olarak yaşamaktadır. Zülküf bu avantajdan hep yararlanmaktadır, askere de çağrılmamıştır. Polisin tüm akraba ve yakınları kapsayan araştırmasında doğal olarak Zülküf yer almamıştır. Ortaya yeni çıkan ve olaya farklı bir boyut kazandıran bu durum karşısında adres tespitine yönelen polis, sonunda İstanbul’da belirledikleri ve kayıtlarda Remzi’nin oturduğu yer olarak gözüken evin çevresinde gerekli tedbirleri alıp, beklemeye başlar ve gece geç saatlerde eve gelen Zülküf’ü göz altına alır. Zülküf paniklemiştir, suçsuz olduğunu belirtir ama, kendisinden alınan DNA örneklerinin cinayetin işlendiği odadaki sigara izmaritleri ile uyuştuğuna dair Laboratuar raporu karşısında daha fazla direnmez ve suçunu itiraf eder.
ÖLÜM NEDENİ…
Ağabeyi Şehmuz’a kuma olarak gelen Gül, bir müddet sonra anlaşmazlık nedeniyle evden ayrılır. Tüm engellemelere rağmen evden ayrılıp Ankara’ya gelen ve tek başına yaşamaya başlayan Gül, yaşamını sürdürebilmek amacıyla gece kulüplerine çalışmaya başlar. Bu durumu öğrenen ve kabullenemeyen aile, töre gereği Gül’ü öldürme görevini Zülküf’e vermiştir. Zülküf içine sindiremese de, içi kan ağlasa da verilen görevi yerine getirmek durumundadır ve de getirir…

İrfan BAYAR
Emniyet Müdürü






 


Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı