DÖRTDİVAN MANİLERİ KİTABI YAYINLANDI
Bolu Dörtdivan saklı zenginliği ve zengin kültürüyle dikkati çeken yerlerden birisidir. Dörtdivan’ın kültür hususundaki gizli mirası insana Anadolu’nun hikâyesini hatırlatmaktadır. Asırlardır biriken kültürel miras yoğun göçler yüzünden, Anadolu’nun diğer köy, kasaba ve ilçelerinde de olduğu gibi iyice boşalan Dörtdivan’da da görünmez hâle gelmiş gibidir.
Daha önce Dörtdivan Kültür Atlası adı altında bir çalışma hazırlanmıştı. Bu kitapta Dörtdivan’ın tarihi, yetiştirdiği şahsiyetler, halk kültürü, halk takvimi, inanışlar yanında buranın atasözü ve deyimleri, manileri, ninnileri, sözlüğü ve daha nice zenginliği bir araya gelmişti. Şimdi de Yasin Şen tarafından yayına hazırlanan Dörtdivan Manileri kitabı Dörtdivan Belediyesi tarafından bastırıldı.
Yasin Şen, Dörtdivan Manileri’yle ilgili şunları söyledi:
“Bu kitapla beraber Dörtdivan’ın kültürel zenginliklerinden birisi daha işlenmiş oldu. Çalışmaları sırasında Dörtdivan’da mani söyleme geleneğinin az da olsa hâlen canlı olarak devam ettiğini fark ettik. Bu maniler aynı zamanda ezgili olarak da söyleniyordu. İşin bu kısmı dikkatimizi çekti. Bu ezgili maniler Dörtdivan’da mani söyleme geleneğinin ne kadar köklü olduğunu göstermektedir. Dörtdivan manilerinin genel özelliği Anadolu’nun diğer şehir ve köylerinde derlenen manilerde de görüldüğü üzere aşk, ayrılık, gurbet, acı, hasret gibi temaları işliyor olmasıdır. Bunlarda günlük hayatın bazı unsurları ve bazı olayların işlendiği de göze çarpar. Ayrıca Dörtdivan manilerinde halkın yaşanan olaylar karşısında sergilediği tavrın ve halk düşüncesinin bir resmini buluruz. Bu açıdan maniler yöre halkını tanımada bize yardımcı olabilecek türlerden ve zenginliklerden birisidir. Çalışmalarımız esnasında fark ettiğimiz bir diğer husus da şu oldu: Teknolojinin hâkim olmadığı dönemlerde doğup büyüyen yöredeki yaşlılar bu geleneği sürdürmede nispeten ısrarcıdır. Onlar sayesinde bu gelenek günümüze ulaşabilmiştir. Onların “nispeten ısrarcı” olduklarını söylemem, artık yaşlıların ve bu geleneği bilen kişilerin her geçen gün azalmasıdır. Onları gören ve manileri işiten gençler de bazen bu türün güzel örneklerini bizimle paylaşabilmektedir. Dörtdivan’da gençler arasında bu türün güzel örneklerini sergileyenler de vardır. Dolayısıyla mani söyleme geleneğinin hâlen belli ölçüde de olsa devam ediyor olması oldukça önemli ve sevindiricidir.”
Kitap iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde maniler ve Dörtdivan manileriyle ilgili ayrıntılı denebilecek bir inceleme yer almıştır. Burada birinci bölümde manilerin şekil, dil ve muhteva hususları üzerinde durulduktan sonra Dörtdivan manilerinin incelenmesine geçilmiştir.
İkinci bölümde Dörtdivan manilerinin metinlerine yer verilmiştir. Bunlar da kendi içinde on başlık altında sınıflandırılmıştır. Bu sınıflandırmada diğer bazı çalışmalardan hareketle bazı başlıklar esas alınmıştır.
Kitapta yer alan mani başlıkları şöyledir:
Aileyle İlgili Maniler, Sosyal Hayatla İlgili Maniler, Sevda-Ayrılık-Hasret Manileri, Gelin-Kaynana Manileri, Arkadaşlık-Dostluk Manileri, Şahıslarla İlgili Maniler, Atışma-Haberleşme Manileri, Dilek Manileri, Ramazan Manileri, Düğün Manileri.