Hiçbir aile, çocuğunu esrarlı bir sigara içerken, damarına eroin enjekte ederken ya da bir extacy tabletini içerken görmeyi hayal etmez. Ancak araştırmalar göstermiştir ki, gençlerin uyuşturucuya başlamaları ile ailelerinin bu durumdan haberdar olmaları arasında belli bir süre geçmektedir. Bu süre 2-3 yıl arasında değişmektedir. Bu süre içinde de ara sıra madde kullanan genç bağımlı hale gelebilmektedir. Diğer bir deyimle, iş işten geçmektedir.
Dünya üzerindeki pek çok ülke, uyuşturucu illetinin kıskacı altındadır. Global olarak adlandırılan bu problemden ülkeler, coğrafi konumlarına, yaşam tarzlarına ve sosyo-ekonomik durumlarına göre farklı derecelerde etkilenmektedirler.
RAKAMLAR
Birleşmiş Milletlerin ilgili bölümlerinin yaptıkları araştırmaya göre, dünya üzerindeki uyuşturucu kullananların sayısı 200 milyon civarındadır ve bu sayı her geçen yıl artmaktadır. Bu kişilerden 145 milyonu esrar, 30 milyona yakını amfetamin tipi uyarıcı, 15 milyona yakını kokain ve 13 milyonun üzerinde de afyon türevi (bunun 9 milyonu eroin) uyuşturucu maddeleri tüketmektedir.
ABD’de her yıl 20 milyonun üzerindeki kişinin ölümüne neden olan yasadışı uyuşturucu, bu ülkede sadece “Sağlık Koruma Sistemi” ne 15 milyar ABD dolarına mal olmaktadır. İngiltere’de her yıl 6.6 milyar Sterlin uyuşturucu satıcılarını eline geçmektedir. İran’da ise, uyuşturucu kullanan yaklaşık 2 milyon kişi, bu maddeler için yılda yaklaşık 300 milyon ABD doları harcamaktadır. Dünya genelinde yıllık 400 milyar ABD dolarının döndüğü uyuşturucu piyasasının varlığı düşünüldüğünde, tehdidin ulaştığı boyutlar daha iyi kavranabilmektedir.
KİMLER, NEDEN KULLANIYOR?
Yapılan tüm araştırmalar, kullanıcı olarak en büyük grubun gençler olduğunu ortaya koymuştur. Uyuşturucu kullanımında hedef alınan kitle, 15-25 yaş grubundaki gençlerdir. Ülkemizde yapılan muhtelif kriter ve donelere dayalı araştırmalar, uyuşturucu madde deneme yaşının 12 olduğunu belirlemiştir..
Peki, bir genç neden uyuşturucu kullanır?
Sıkıntılardan kurtulup rahatlamak, kendini olgun/iyi hissetmek, güzel vakit geçirmek, merakını tatmin etmek, ağrılarını dindirmek, özgür olduğunu göstermek, belli bir gruba ait olmak ve soğukkanlı görünmek, uyuşturucu kullanımındaki motivasyonların başlıcaları olarak karşımıza çıkmaktadır. Araştırmalara göre, bir gencin alkol, tütün ve diğer uyuşturucuları kullanmaya karar verirken en önemli düşüncesinin “Ailem nasıl karşılayacak ve ne düşünecek” sorusunun öne çıktığını göstermektedir. Bu durum, anne ve babaların bu tip tehlikeli alışkanlıklara karşı net ve açık bir tavır sergilemelerini ve belirsiz bir tutum sergilemekten kaçınmalarını zorunlu kılmaktadır.
DİKKAT, TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR !...
Madde kullanan gençlerde gözlenen ilk farklılık, maddeyi daha rahat kullanabilmek için çevresini ve arkadaşlarını değiştirmesidir. Ailesinden giderek uzaklaşmakta ve onlarla birlikte olmamaya çalışmaktadır. Diğer yönden öğrencinin okula olan devamlılığı ve derslerindeki başarı /ilgi giderek düşmekte, günlük hareketlerinde gözle görünen farklılıklar(dikkat dağılımı, donukluk, bakışlardaki sabitlik ve canlılığın kaybolması) ortaya çıkmaktadır. Genç, ilk denemelerinde sadece zevk almakta ve bağımlı olmadan bunu devam ettirebileceğini düşünmektedir. Kullanmaya devam ettikçe, aynı etkiyi göremediğinden dozu artırmakta ve bağımlılığa farkında olmadan “Merhaba” demektedir. Bu noktadan sonra “Madde” artık “ihtiyaç” haline gelmekte, bedensel, psikolojik ve sosyal bir çöküntü eşliğinde zevk ve merakla başlayan bir serüven büyük bir trajediye dönüşmektedir.
ÇÖZÜM
Doğrudan polisiye bir hizmet olmayan uyuşturucu madde kullanımı probleminin çözümünde doğru adresin tespiti elzemdir. En önemli adım, uyuşturucuya olan talebin azaltılmasıdır.
Bireyin elinden umutlarını ve üretkenliğini alan bu ölümcül tehlikeye karşı verilecek mücadelede, erken başlanacak uyuşturucu eğitiminin büyük önemi vardır. Olumlu bir özgürlük anlayışı geliştirmek için bebek bakıcılığı ya da küçük sınıftakilere ders verme fikrini ortaya atmak ve/veya desteklemek önemli bir mücadele yöntemi olacaktır. Ayrıca gençlerle kurulacak yakın ve sıcak iletişim, paylaşım, toplumsal hizmet projeleri ve spor branşlarındaki etkinlikler de önem arz etmektedir.
Gençlerin kendi özgüvenlerini geliştirme yolundaki becerilerini artırmaları ve ailelerinin bu konuda destekleri, talebin azaltılması bağlamında uyuşturucu illetine vurulacak en önemli darbedir.
