24.11.2024 01:13:08
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21

KÜPÇÜ; EDEP YAHU!

Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü, ?Her türlü kalleşçe ve namussuzca saldırılara karşı, bir ve beraber olmamız gereken bir zamanda, terörü, vesayet odaklarını lanetlemesi gerekenler bunun üzerinden siyaset yapmaları edep ve haya dışıdır?

Editör : Dörtdivan DünyasıKategori : SAĞLIK11 Eylül  2015 Cuma - 14:55
KÜPÇÜ ÇOK SERT ÇIKTI: EDEP YAHU
Adalet ve Kalkınma Partisi Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü, konu ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Bolu ‘da ismini zikretmek istemediğimiz bir siyasi partinin milletvekili, Ak Partimiz ve Cumhurbaşkanımız ile ilgili haddi aşan, edep ve hayâ dışı iftira ve isnatlarda bulunmuştur. Milletçe zor ve sıkıntılı bir süreç geçirdiğimiz bu günlerde, Kocaman medeniyet havzasının evlatları, her zamankinden daha çok birliğe, beraberliğe ihtiyaç vardır. Milletimize; vesayet odaklarınca desteklenen terör örgütlerince yapılan; her türlü kalleşçe ve namussuzca saldırılara karşı, bir ve beraber olmamız gereken bir zamanda, terörü, vesayet odaklarını lanetlemesi gerekenler bunun üzerinden siyaset yapmaları edep ve hayâ dışıdır. Zira unutmasınlar ki; bu millet kadim bir medeniyettir. Bu kadim medeniyetin torunları, Şehadet, Rahmet-İ Rahman-I canlarından daha aziz bilmektedirler. Bu süreç siyaset yapılacak veya oy devşirilecek bir zaman değil, milletçe bir ve beraber olunacak bir zamanıdır. Şehadeti, Rahmet-İ Rahman-I bilmeyenler, dün Bolu sokaklarında, bu gün topa tuttukları HDP ile kol kola, omuz omuza yürürlerken, Tunceli’den dağdakine selam gönderen vekillerle siyaset yaparlarken, gezi parkında ağaç diye devletin TOMA’larını yakanlar, Mecliste HDP ile beraber hareket edip, Türkiye’nin istikbaline yönelik el kaldırmayanlar, bu toplumun her türlü medeniyet kodunu inkâr edenler; Siyer-İ Neb’iye, Kur’an’a, vatan evlatları lehine çıkan her kanuna (Tezkere, İç Güvenlik Yasa’sı,) dört buçuk yıl boyunca HDP ile beraber muhalefet edenler, şehadet şerbetini içmiş vatan evlatlarının maneviyatları üzerinden siyaset yapmaları edep ve ahlak dışı olsa gerekir.
Kendi Genel Başkan Yardımcılarının “Biz Ailecek HDP’ye oy verdik demelerini” meclis başkan vekillerinin ve kendi milletvekili adaylarının HDP ‘lilerle hatta eş başkanı ile ilk karşılaştıklarında “Çak Yapmalarını” Hala Unutmadık. ‘Kıblemiz Taksim’ diyenlerle İzzet Baysal’da beraber yürümelerini de hala unutmadık. Şehit Cenazelerinden bu günlerde maneviyat yapanlar: dün şehadet şerbetini içen şehitlerimizin annelerinin ve eşlerinin başörtüsünden rahatsız olup (adına “laik devlet özgür tolum için aydınlar bildirisi” dedikleri ) ve ilgilinin 21 milletvekilinden biri olarak imza attıklarını unutmadık. İsmini Söylemek İstemediğim Milletvekili Açıklamalarında “HDP diye bir yapı var. Siyasi parti demiyorum, bir yapı var. Terör örgütünün açık şekilde temsilcisi. Bugün askerimizi, polisimizi mayın tuzağına düşüren o tuhaf kıyafet giymiş adamın kravatlısı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bunlar. Bunlar hiçbir zaman terör ile aralarına mesafe koymadılar’ diyen Bolu Milletvekili, partisinin anayasa mahkemesine götürdükleri iç güvenlik yasasından haberi yok herhalde bu yasa çıkmasın diye HDP ile Meclis’te beraber eylem yapanlar utanmadan ve sıkılmadan verdikleri demeçler, yazıklar olsun.
İşte kardeş partileri HDP ile beraber itiraz ettikleri iç güvenlik yasası ve başlıca maddeleri;
Hükümetin, 17 Şubat’ta TBMM Genel Kurul gündemine getirdiği İç Güvenlik Paketi, 1,5 ay süren kavgalı-yaralamalı görüşmelerden sonra yasalaştı. “Polis devleti yaratıyorsunuz” eleştirilerine hedef olan düzenleme, Genel Kurul salonunda eylem, kavga, protesto ve sloganlar eşliğinde günlerce tartışıldı. Özellikle toplumsal eylemlerde polisin müdahale yetkisini arttıran düzenleme, “gözaltı sürelerinin arttırılması”, “polisin arama yetkisi”, “önleyici gözaltı”, “jandarmaya siyasi müdahale” başlıklarında sert dille eleştirildi. Meclis tarihinde nadir yaşanan bir durumla, üç muhalefet partisi ortak hareket ederek yasaya direndi. CHP tarafından seçimden önce Anayasa Mahkemesi’ne götürülecek olan tartışmalı düzenleme, özetle şu hükümleri içeriyor:
48 saate kadar gözaltı, ‘Şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasına yol açabilecek toplumsal olaylar’ gerekçe gösterilerek, toplu olarak işlenen suçlarda polise 48 saate kadar gözaltına alma yetkisi verildi. Polis, başkalarının can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gerekçesiyle eylemi suç oluşturmasa bile kişileri ‘önleyici gözaltı’ adı altında, olay yerinden uzaklaştırabilecek.
Silah kullanma ve dinleme: Polis, Molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıranlara veya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılacak ölçüde silah kullanabilecek. Yasadışı yürüyüş ve gösterilerde gerektiğinde boyalı su da kullanılabilecek.
Üniformaya 3 yıl: Yasadışı örgüt ve topluluklara ait amblem, işaret taşıyarak veya bu simgelerin olduğu üniformayı andırır giysiler giyerek katılanlar; kanunların suç saydığı afiş, pankart, döviz, resim, levha, araç, gereçler taşıyarak, bu nitelikte sloganlar söyleyerek veya ses cihazlarıyla yayınlayarak katılanlar, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alacak. Bu suçun ceza alt sınırı 2 yılın altında olduğu için tutuksuz yargılanabilecekler.
Kaşkol hapsi: Kimlik gizlemek için yüzlerini tamamen veya kısmen, bez gibi malzemelerle örterek toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak da suç kapsamına alındı. Cezası, 3 yıldan 5 yıla kadar hapis. Bu suçu işleyenlerin cebir ve şiddete başvurmaları ya da her türlü silah, Molotof ve benzeri patlayıcı, yakıcı ya da yaralayıcı maddeler bulundurmaları veya kullanmaları halinde verilecek cezanın alt sınırı 4 yıldan az olamayacak. Sadece kaşkol ile yüzünü örten bile tutuklanabilecek.
Vandal cezası: Toplumsal olaylarda, kamu mallarına verilen zararlar ile gerçek ve tüzel kişiliklerin mallarına verilen zararların devletçe karşılanması halinde, ilgili idare bunu sorumlulara yansıtacak. Zararın karşılanmasında zaman aşımının önüne geçilmesi için de bu süre bir kat arttırıldı.
Bonzaiye ağır ceza: Demir bilye 4 yıl: Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinde, ‘havai fişek, molotof ve benzeri el yapımı patlayıcılar, demir bilye ve sapan’, bulundurulması ve taşınması yasak olan maddeler kapsamına alındı. Bunları taşıyanlara verilecek cezalar da arttırılarak, 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası getirildi. Cezanın alt sınırı 2 yılın üzerinde olduğu için bu durumdakiler tutuklanabilecek.
Diyeceğim tek şey edep yahu, elbette olanlara. Cihan şahit olsun ki; siyaset yapmaksızın vatan evlatlarına haince, kalleşçe, kahpece saldıranların kökünü kurutasıya kadar ve yine bu kadim medeniyetin yeni Türkiye yolundaki yürüyüşüne millet iradesine saygısız davrananları, siyaset uğruna hiç bir ahlaki değer taşımadan vatana, millete ve kudretli devletimize operasyon yapmaya çalışan yerli ve yabancı işbirlikçilerle, vesayetçilerle sonuna kadar mücadele edeceğiz! Yine cihan şahit olsun ki; tekbir deyince Allah-u Ekber’in ne demek olduğunu bilmeyenlerin, Cenaze Namazında “Ve Celle Senaüke”nin okunacağını bilmeyenlerin ve bu güne kadar bu toplumun değer yargılarını inkâr edip Anayasa Mahkemesine götürenlere elbette bu alanı bırakmayacağız!
Tek bir sevdamız var! O da Karakurum’dan başlayan Poçitelli’ye, Tebriz’e, Nişabur’a, İsfehan’a, kutsal topraklara, üç kıtaya, yedi iklime bu kadim medeniyetin torunlarını dün olduğu gibi bu gün de hatırlatacağız, amma! Önce kendi içimizdeki medeniyet pınarından nasiplenmemişlere, vesayetçilere, yerli işbirlikçilerine, değersiz siyaset yapanlara, edepsiz siyaset yapanlara öğreteceğiz! Milletçe bir ve beraber olmanın, beraber yürümenin, yeni Türkiye’nin millet eksenli, insan eksenli, değer eksenli siyaset yapması noktasında yine dik, omurgalı, adam gibi durmaya devam edeceğiz! Zor zamanlarda adam gibi durmak, her kişinin değil, er kişinin harcıdır!


YAZARLAR

Tamamı