DÖRTDİVAN DÜĞÜNLERİ - I
Dörtdivan yöresinin kendine özgü düğün âdetleri vardı. Bu düğünlerde yöresel oyunlar, köy seyirlik oyunları ve çeşitli âdetler sergileniyordu. Zamanla bunların önemli bir kısmı unutulmuştur. Bu yazımızda Dörtdivan düğünlerinde karşımıza çıkan yöresel birtakım hususiyetleri ele alacağız. Kız Görme
Oğlanın annesiyle akrabadan en az bir kadın, kızı görmeye giderler. Bu aşamada, kız verilsin veya verilmesin, mutlaka görülür. Kız, en güzel kıyafetlerini giyer ve görücülerin karşısına çıkar. Bu ziyarette ailenin durumu ve kızın güzelliği dikkate alınır. Görücüler kızı gördükten sonra kendilerinde bir kanaat oluşur. Eğer beğendilerse bundan sonraki ilk cuma gecesi kız istemeye gidilir. Köyün imamı ve köyün ileri gelenleri dünür giderler. Dünürler içerisinde damadın babası bulunmaz. Kız İsteme
Oğlan tarafı eğer kızı istemeye karar verirse dünür olarak gelecek olan kimseler, bu ziyarette kız tarafına söylenir. Kız tarafından da olumlu bir cevap verilmesi üzerine köyün imamı ve hatırı sayılı kişilerle cuma veya pazar akşamları kız istemek için gidilir. Bu günlerin uğurlu olduğuna inanılır. İmam, Allah’ın emrini yerini getirir. Kız isteme artık ciddi bir biçimde başlamıştır.
Kız tarafı başta “tamam” demez. “Kız evi naz evi” makamında biraz oyalama olur. Bu sırada oğlan da tanınmış olur. Kız evinden sadece erkeklerden oluşan bir grup, oğlanın durumunu öğrenmek için oğlan tarafına gider. Bir sonraki cuma günü için gün alınır. Birkaç hafta boyunca aileler birbirlerini tanımaya çalışırlar. Eğer aileler birbirini tanıyorsa akrabalara danışılır. Aileler birbirini tanımıyorsa “can sahibi” diye anılan kız ve erkek birbirini bu aşamada görür ve tanır. Son kararı onlar verir. Sözün yarısı gerçekleşmiş olur. Kesin kararı üçüncü dünürde kız tarafı oğlan tarafına bildirir ve şerbet için gün alınır. İki tarafın mutabık olduğu bir akşamda kız ve erkek tarafının ileri gelenleri imamla beraber kız evine gider, şerbet içilir. Şerbet İçme
Şerbet içme aynı zamanda söz kesme merasimi gibidir. Kız verilmiştir. Eğer başlık parası söz konusu ise yemek yenir. Şerbet içme sırasında başlık parası da söz konusu edilir. Eğer böyle bir durum varsa oğlan tarafı kız tarafına yemek malzemesi ve tatlı gönderir. Akşama doğru damadın babası köyün hocasını, damadın annesini ve kız kardeşlerini yanına alarak kız evine gider. Erkekler kız evinde, başka bir odada başlık parasını ve takı konusunu konuşurlar. Belirlenen miktardaki başlık parası gelinin babasına teslim edilir. Bu sırada yemek ikramı da yapılır. Gecenin sonuna doğru şerbet içilir. Hoca dua eder. Şerbet öncelikle ayrı bir odada duran geline içirilir. Ardından sırayla diğer misafirlere içirilir. Şerbet töreni böylece sona erer. Şerbeti kızın bir yakını yapar ve ikram eder. Buna karşılık oğlan tarafından bahşiş alır. Ayakkabı Saklama
Bu iş tatlıya bağlandıktan sonra oturma odasına geçilir ve sohbetler edilir. Evden ayrılma zamanı kızın erkek kardeşlerinden biri damadın babasıyla gelen ve genelde varlıklı birinin ayakkabasının bir eşini bahşiş almak için saklar. Bahşişi alan delikanlı ayakkabıyı iade eder. Bu arada oğlan tarafından gelenler de cebe sığacak kadar küçük eşyayı alır ve oğlan tarafına götürür ve orada damada teslim ederler. Eskiden bu işlemin çok yapıldığı hatta kız evinden halı, perde vs. şeylerin alındığı da rivayet edilmektedir. (Hıdır Boz, “Dörtdivan’da Evlenme Olayı ve Aşamaları-II”, DİVANDER Bülteni, Y. 2, S. 3, Haziran 1998, s. 32.) El Öptürme
Burada artık cinsiyet ayrımı olmadan oğlan evi kız evine gider. Damat bu aşamada yine yoktur. El öptürme merasimine hem damadın hem de gelinin kadınlı erkekli bütün akrabaları katılır. Tabi kadınlar ve erkekler ayrı odalarda oturur. Yemekler yenir, ikramda bulunulur. Oğlan tarafı getirdiği hediyeleri kız tarafına verir. Kız tarafı da buna kaşılık olarak damada hediye gönderir. Bu arada “kaynata minderi” diye tabir edilen bir minder kaynataya teslim edilir. Gelin büyük küçük, erkek kadın demeden herkesin elini öper. Elini öptüğü erkeklerden bahşiş alır.
Bu el öptürme, nişan öncesi son törendir. Tören bitince damadın anne babası gelin tarafına bir eksikleri olup olmadığını sorar. Bundan sonraki zamanlarda gelin, baba evinde artık misafir kabul edilir. Düğüne kadar gelinin bütün ihtiyaçları damat evi tarafından karşılanır. Pırtı Alışverişi
Nişana yakın bir zamanda kız ve oğlan tarafında kızın anne babası, yengeleri, damadın anne babası, yengeleri bir araya gelerek “pırtı alışverişine” giderler. Burada geline ve yakınlarına elbiselik kumaş alınır. Bundan sonra bir kuyumcudan sadece gelin için yakı ve yüzük alınır. Bu fasıl da böylece sona erer. Nişan
Nişan zamanı belirlenir. Nişan merasimi sair yerlerindekinden pek de farklı değildir. Gelin nişan töreninde fistan denilen kadifeden bir elbise giyer. Nişandan hemen sonra kadınlar kendi aralarında dındın denilen tefi çalarak eğlenirler. Bu aşamada damat yine ortada yoktur. Bu arada ilerleyen saatlerde malzemesi oğlan evinden gelen yemekler yenir. Bazen başlık işi, eğer iş tatlıya bağlanmamışsa nişan merasimi sırasında da gündeme gelir. Başlık parası konusu genelde ya şerbet içme sırasında ya nişan merasimi yapılırken ya da başlı başına bir günde halledilir. Genel olarak da başlı başına yapılır. (Hıdır Boz, “Dörtdivan’da Evlenme Olayı ve Aşamaları-II”, DİVANDER Bülteni, Y. 2, S. 3, Haziran 1998, s. 32.) Nişanlılık Zamanı Hediyeler Alma
Nişanlılık zamanı yayla zamanına rastlarsa “yaylalık”, mayha zamanına rastlarsa “mayhalık”, bayramlara rastlarsa “bayramlık” hediyeler oğlan tarafından kız tarafına gönderilir. Bu hediyeler genelde helva, köfter, kazdan müteşekkildir.
Nişanın yapıldığı günün hemen bir gün sonrasında kız tarafından oğlan tarafına damad için çorap, elbise, mendil gibi şeyler gelir. Buna “nişan aynı” denmektedir.
Bayramlarda kız tarafına çeşitli hediyeler götürülür. Eğer nişanlılık kurban bayramına denk geliyorsa bir koç alınır, altınla süslenir ve kız evine götürülür. Sac Kapama
Bundan sonraki süreç artık düğünle ilgilidir. Düğün gösterişli olur. Eskiden “sac kapama” veya “sac koma” denen bir tür davetiye demek olan yufkalar açılırmış. Sac kapama düğünden üç gün önce yapılır. Açılan yufkalar seçkin kimselere ve yakın akrabaya bir tür düğün davetiyesi gibi dağıtılır, insanlar düğüne davet edilir. Bu arada sac kapamada yufka açan kadınlar damadın babasından bahşiş alır. Duvak günü helva veya pilavla vermek için de bu yufkalardan yapılır. Bu yufka sac üzerinde yapıldığı için düğünün bu kısmı, bu adı almıştır. Yasin ŞEN
Dörtdivan ÇPAL
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni