SESSİZ ŞEHİR
Bir kervan geçmiş buradan oluk oluk
Toprak bile çürümüş, taşlar aşınmış
Zengin fakir, genç yaşlı, çoluk çocuk
Koskoca köy sessizce buraya taşınmış.
Kimi çocuğu bırakmış kimi ise eşini
Kimi eğitimi bırakmış kimi ise işini
Kimi de hesap ederken üçünü beşini
Kafa hep boş şeylerle aşınmış.
Dünya dediğin, sadece bir anmış
Öncesi bahar olsa da sonu viranmış
Evlat torun dede aynı yere uzanmış
Dikili olan şey, mezarındaki taşınmış.
Kimi hacca gidip namaz kılacaktı
Dayısı vardı, hep makamda kalacaktı
Araba değiştirip birde villa alacaktı
Tahta atla köyden, ıssız şehre taşınmış.
Ne paran kurtarır seni ne malın
Ne evladın tanır seni ne karın
Huzuru mahşere çıkınca yarın
Dövülecek şeyin, akılsız başınmış.
Nasıl bir şehir hiç geri gelen var mı
Çok mu geniş acaba, yoksa dar mı
Ateş lav mı yağıyor, dolu mu kar mı
Benizler solmuş, akıllar şaşırmış.
Ne kadar hesaplasan da üçeri beşeri
İbadet, amelmiş piyasada ki geçeri
Tahtayla gideni gönderirler mi geri
Hesaba katılmayan şey, yaşınmış.
Ne çabuk geçti gençlik, güzel anlar
Onlar da gezer eğlenirdi bir zamanlar
Boş boş geçmiş üç ay, Ramazanlar
İhlas ile Fatiha hem ilaç hem aşınmış. Fahri KAYAALP
Dörtdivanlı Şair
14.06.2021