29.01.2025 22:59:28
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
Yasin ŞEN
27 Ocak 2025 Pazartesi

ÜMMÎ KEMÂL HAZRETLERİNİ İLK ZİYARETİM

ÜMMÎ KEMÂL HAZRETLERİNİ İLK ZİYARETİM

Dr. Yasin ŞEN
Yıllar yılı Dörtdivan’da yaşamış olmanın verdiği bir avantajla zaman zaman Ümmî Kemal hazretlerinin türbesini ziyaret ettim. Çünkü bu türbe, Dörtdivan’a on altı kilometre mesafedeydi.

Bu ziyaretler bazen oldukça sık oluyordu. Mesela haftada bir gittiğim de oluyordu. Tekkeköy, bu sebepten Dörtdivan’da ikamet ederken benim en çok gittiğim köylerin başında gelmiştir. Bolu’ya gideceğim zamanlar da Tekkeköy üzerinden gider ve Ümmî Kemal hazretlerinin türbesini yine ziyaret ederdim. Bu, Bolu’ya taşındığım Aralık 2024’e kadar böyle devam etti. Bu ziyaretlerden hemen her zaman derin bir huzurla döndüm. Bunu o hazretin himmeti bildim. Daha sonra Ümmî Kemâl hazretleriyle ilgili küçük bir kitap da yayınlamak nasip oldu.

Biz, Dörtdivan’a 2018 senesinin Ağustos ayının son haftasında taşındık. Hemen bir iki hafta sonra benim bu ziyaretlerim başlamış. Günlüklerimdeki notlarımı okurken ben bu ilk ziyaretle ilgili duygu ve düşüncelerimi kaydetmişim. Ayrıca bu satırlar Dörtdivan’a yeni taşınmış olmanın verdiği ruh hâlini de yansıtıyor. Kalemimle ve öğretmenlik yaparak hizmet verdiğim Dörtdivan’a dâir bu ilk intibalarım benim için önemli. “5 Eylül 2018 Çarşamba” başlığını taşıyan daha çok bu ziyaretle ilgili duygularımı ve düşüncelerimi paylaştığım günlüğümdeki satırlarım şöyle:

“Bolu’nun Dörtdivan ilçesine yerleştik. Evimiz küçük fakat güzel. İlçe birçok imkândan mahrum. Ancak dervişçe bir sessizliği, etrafını çevreleyen heybetli dağları, hiç eksik olmayan rüzgârı ve uzayıp giden tarlaları var. Bir de bu tarlalara yayılmış küçüklü büyüklü gruplar hâlinde gezip dolaşan büyükbaş hayvanlar…

Dörtdivan’ın etrafında tanınmış bazı veliyullahın türbeleri var. Bugün Ümmî Kemâl hazretlerini ziyaret ettim. Tek başıma… Arabayı yavaş yavaş sürdüm. Etrafı çevreleyen tarlalar yerini yavaş yavaş ormanlara bırakıyordu. Gördüğüm güzellikler ve beni büyüleyen, içimde daima aradığım huzuru bana hatırlatan ormanların içinde durakladım. Sessizliğin o muazzam sesini dinledim. İçim konuşuyordu. Manâ hâkim oluyordu. Ben susuyordum. Orman ve gökyüzü ne kadar güzeldi! İçimi dolduracak sözlere, sevgiye, manâya, samimiyete, aşka, tevhide susamışım. Bunlar bana onları hatırlatıyordu. Orman, sessizlik, yol ve Ümmî Kemâl hazretleri…

Bir ara yolumu kaybettiğimi düşündüm. Fakat ilerlemeye devam ettim. Neden Ümmî Kemâl hazretlerine gidiyordum? Bunun cevabı içimdeki sevinçti. Ancak söz, bu cevabın samimiyetini bulandırır. O yüzden kendime içimden dahi cevap veremiyordum. Hiçkimseler bilmeden, bu yolda tanınmadan, bilinmeden yürümek… Ne mübarek şey!
Hâsılı beni Ümmî Kemâl hazretlerine götüren yolun etrafı cennet gibiydi. Gibisi de fazla. Neticede hazretin türbesine vardım. Elimden geldiği kadar edeple ziyaretimi gerçekleştirdim. Çok huzur vericiydi.

Gelirken yolda ihtiyar bir amcaya rastladım. Birkaç dakika sohbet ettik. Ümmî Kemâl hazretlerinin türbesinin bulunduğu Tekke (Işıklar) Köyü elli altmış sene evvel yüz elli haneli bir yermiş. “Şimdi” dedi Kalender Amca “Kışın on beş yirmi kişi kalıyor köyde!” dedi. Adamın adı Durmuş’tu. Köyde Kalender diyorlarmış. Bana Ümmî Kemâl ile ilgili “Ölü niyetine mi kılayım diri niyetine mi?” sözünün yer aldığı meşhur anekdotu nakletti. Müsaade istedim. Yine etrafı seyrede seyrede eve geldim.”

Ümmî Kemâl hazretlerini ilk ziyaretimin anlatıldığı satırlar burada sona eriyor. Bunlar günlük tutmanın faydaları olarak zaman zaman notlarımın arasında karşılaştığım güzelliklerden birisi benim için. Bu ilk ziyaretimin intibalarını bu kısa yazı içinde burada sunmak istedim.



Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı