YÜZLERİ GÜLMEZ GELİNLERİN
Sabah erken beyleri işe salallar
Geş gelirse birde hesap sorarlar
Sanki plak hep geriye sararlar
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Para beyden sular evden akar
Çamaşırı bulaşığı makine yıkar
Her gün yemek yapmaktan bıkar
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Pazarlıklar düğünde nişanda başlar
Kollarda bilezik parmakta tek taşlar
Evde makineler çalışır biter işler
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Ne yokluk bilirler ne gurbet
Ne ayrılık bilirler ne hasret
Bir bildikleri pazar birde market
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Evde insan istemez bir beyi bir kendi
İlla da hayvan olacak, ya köpek ya kedi
Her şey hazır, eşi yapıp pişirdi o yedi
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Tabii zaman, görmediler koyun sığır gütmeyi
Yağmur çamur göç hazırlayıp yaylaya gitmedi
Hamuru elle yoğurup fırına ekmek etmeyi
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Kaynanayı köye yaşlıyı görümceye atarlar
Evde tek başına keyif üstüne keyif çatarlar
İşsiz güçsüz taa öylene kadar yatarlar
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Sorsan çok marifetlilermiş güya
Ne dantel bilirler ne işleme ne oya
Yüzlerinde çeşit çeşit bir kilo boya
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Ne anazut ağzına giderler ne sapa
Ne dayak görmüşler ne de budaklı sopa
Ne saman atmayı bilir ne diğren ne yaba
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Ne ekin ekmiş ne çift sürmüşler
Patozu biçeri televizyonda görmüşler
Sanki kazağı çorabı elinde örmüşler
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Hak yemeyelim çalışanlarda var
Koca Dünya'da yerleri pek de dar
Gezip görseler de her yeri diyar diyar
Yine yüzleri gülmez şimdiki gelinlerin
Fahri KAYAALP
Dörtdivanlı Şair
Sürçü lisan ettiysek affola
