YÜZYILIN DEPREMİ
Gecenin karanlığında, bu neyin uyarısı?
Tüm sirenler çalıyor, sokaklarda ikazlar
Sarsıntıyla uyandık, gecenin bir yarısı
Yıkılmış hayallerin, her yanında enkazlar
Yayılmışken deprem, çok geniş bir alana
Malatya Urfa Antep, Adıyaman Adana
Seviniyoruz ölmeden, geri dönüp kalana
Ne söylesek az bile, malzemeden çalana
Her yanımız kırıldı. her yanımız göz yaşı
Diyarbakır Hatay'ı, Osmaniye Maraş'ı
Kara toprağa sardık, nice güzel gardaşı
Ferahlat sen Allah'm, yürekteki ataşı
Yaralarımız taze, daha tutmadan kabuk
Konuşanlar var hala, etrafta abuk sabuk
Toprağa kavuşmadan, binlerce masum ceset
Yere batsın sizin, dilinizdeki siyaset
Spotla ışıkla süslü, gösterişli salona
Milyonlar isteniyor, koskocaman balkona
Hiç köpük konulur mu taşıyıcı kolona?
Ne söylesek az bile, hak demeden çalana
Her bir enkaz başında, tutulmuşken nefesler
Dinleniyor sabırla, ufacık gelen sesler
Toprağın altından, çıkarılırken her can
Kalplerimiz orada, kaplanıyor heyecan
Yaraları ülkece, gün sarmanın günüdür
Dünyayı ahireti, gün sormanın günüdür
El uzatıp kardeşe, gün varmanın günüdür
Hakka içten el açıp, yalvarmanın günüdür
Yekvücut birleşerek, bir bedende etlendik
Dünyaca bir olup da, el ele kenetlendik
Büyük olsa da yaramız, dinmese de sancımız
Göklerden hiç inmedi, inmeyecek sancağımız
Ramazan YILDIZ
Dörtdivanlı Eğitimci Şair-Yazar
13.02.2023