Dörtdivan eren kültürü bakımından Bolu’nun dikkate değer bir ilçesidir. Fakat Anadolu’daki eren, evliya kültürünün başına gelen Dörtdivan evliyalarının da başına gelmiştir. Maalesef bizler geçmişte büyük bir saygı ve muhabbetle anılan erenleri, velileri, şehitleri, gazileri artık unutmaya başladık. Bu erenlerden Hisar Erenleri’ni bu yazıda söz konusu ederek en azından onlar için unutuluşun önüne geçmeye çalışalım. Zira elimizden gelen budur.
Gerede Müftüsü Ali Rıza Ünlü, Tarih Boyunca Gerede kitabında bize Dörtdivan’ın Düğer Yaylası’nda bulunan Hisar Erenleri’nden söz ediyor: “Beşincisi Hisar Erenleri’dir. Bunlar üç zât olup Düğer Köyü’nün yaylasında çamlık bir mevkide medfundur. Düğer kabilesi rüesasındandırlar (başkanlarındandırlar). Türbeleri yoktur.” (Ali Rıza Ünlü, Tarih Boyunca Gerede, Osmanlıcadan Akt: Ömer Cevahircioğlu, İstanbul 2000, s. 107.)
Ali Rıza Ünlü, eren ve dede kabirlerini, yatırlarını söz konusu ederken bunların Türk boylarının reislerinden olduğunu ifade eder. Aynı durum Hisar Erenleri için de söz konusudur. Ünlü, onları Oğuz boylarından bir boy olan Düğer boyunun reislerinden kabul etmekte ve üç kişi olduklarını söylemektedir.
Hisar Erenleri’nden, 18. Yüzyıl’da Dörtdivan’ın Yukarıdüğer Köyünde dünyaya geldiğini tespit ettiğimiz Âşık Ahmed-i Dîvânî de söz eder. Bu zat Dörtdivan’da bugün Şıh Ahmed Efendi diye bilinmektedir. Yayladan köye bir göç zamanı yazıldığı anlaşılan ve “Yolumuz döndü kışlaya” diye başlayan bir şiirinde Âşık Ahmed-i Dîvânî, Hisar Erenleri’nden şöyle bahseder:
Hisarlıg’ın erenleri
Hâzır olsun himmetleri
Sıbyânlar gonca gülleri
Dağlar göç zamanı geldi
(Bolulu Mustafa bin İsmail, Sefîne Şerhi Metn-i Sefîne-i Ahmed-i Dîvânî Şerh-i Defîne-i Emced-i Nev-cüvânî", Hazırlayan Ramazan Sarıçiçek, Ankara 2014, s. 138.)
Âşık Ahmed, bir başka şiirinde de burada yatan zâtları söz konusu etmektedir:
Hisarlık’da yatan erler
Yücededir hep erenler
Âşık Ahmed’e gel derler
Var mı azık yollar ırakdur
(Bolulu Mustafa bin İsmail, Sefîne Şerhi Metn-i Sefîne-i Ahmed-i Dîvânî Şerh-i Defîne-i Emced-i Nev-cüvânî", Hazırlayan Ramazan Sarıçiçek, Ankara 2014, s. 137.)
Burada erenlerin “yücede” olduğunun söylenmesi muhtemelen onların kabirlerinin yaylalarda, tepelerde veya dağlarda olmasını ifade etmek içindir. Bu durumda Dörtdivan’ın yükseklerinde olup da bugün unutulan başka erenlere ait mezarların, yatırların ve ziyaret yerlerinin olması ihtimal dâhilindedir.
Hisar Erenleri’nden söz eden bir başka ve son kaynağımız Dörtdivanlı Hilmî’dir. Hilmî, Gerede, Esentepe de bulunan Şıhlar Kavağı’nda velilerin bir araya gelip zikir meclisi kurduğunu anlatır. Bu ilginç manzumesinde şairin anlattığına göre Ramazan Dede önderliğinde Gerede ve Dörtdivan’da medfun erenler bir araya gelmişlerdir. Burada Himmet Dede, Samurkaş Dede gibi Dörtdivan evliyalarının yanında Hisar Erenleri’nin de adı anılır. Onların anıldığı dörtlük şöyledir:
Çok az şiirinde Sevdâyî mahlasını kullanan Hilmî bu şiirin bir başka yerinde Hisarlık diye bir yerden de söz eder. Burasının Hisar Erenleri’nin medfun olduğu yer olup olmadığını bilmiyoruz. Söz konusu mısralar şöyledir:
Hisarlık’da cem olurlar
Irak yakın hep gelürler
Haftada bir derilürler
Böylece gördü Sevdâyî
(Yasin Şen, Dörtdivanlı Hilmî -Hayatı-Sanatı-Şiirleri-, Ankara 2023, 118.)
Sonuç olarak bugün unutulmuş olsa bile Dörtdivan’ın Hisar Erenleri diye anılan velileri vardı. Üz yüz sene önce yaşamış Âşık Ahmed’le, yüz yirmi sene önce vefat eden Dörtdivanlı Hilmî bu erenleri andığına göre onlar Dörtdivan’da sevilen, bilinen ve ziyaret edilen erenlerdendi. Aynen bugün unutulan, ancak şiirler ve kaynaklar aracılığıyla yeniden hatırladığımız Hisar Erenleri gibi Dörtdivan’da ve Bolu genelinde hafızalardan silinmiş birçok erenin olduğu şüphesizdir.